PSU terimi, “Power Supply Unit” kelimesinin kısaltmasıdır ve Türkçesi “Güç Kaynağı Ünitesi”dir. Bir bilgisayarın kalbi olarak, Güç kaynağı, sistem bileşenlerine temiz elektrik sağlayabilmelidir. Bunu sağlayabilmesi için iyi bir iç yapıya sahip olmanın yanında çeşitli performans etmenlerinde standartlara uymalı veya standartların üzerine çıkmalıdır. Bu makalemizde sizlere bilmeniz gereken Güç kaynağı terimlerini açıklayacağız.
PSU Terimleri
Skaler ve Vektörel Terimler
Amper:
Amper, akımın SI birimidir, A harfi ile gösterilir. Akımı güç kaynaklarında üç farklı şekilde ele alabiliriz:
- Kaçak Akım: Güç kaynağı üzerinden diğer bileşenlere kontrolsüz bir biçimde aktarılan ve aktarılması istenmeyen akım türüdür. Bu akım genellikle mA (miliamper) biriminde ölçülür ve PSU’larda 3.5mA’ya kadar olan değerler kabul edilebilir sınır içerisindedir. Bu değer ne kadar düşük ise o kadar iyidir.
- Ani Akım: Sistem açıldığında anlık olarak maksimum çekilen akımı ifade eder ve genelde A (amper) cinsinden ölçülür. Yüksek bir ani akım, devredeki bileşenlere zarar verebilir ve sigortanın atmasına yol açabilir. Ani akım PSU’larda 100A değerini geçmediği sürece sorun olmaz, bu değer ne kadar düşükse o kadar iyidir.
- Giriş Akımı: Devrede belirlenen AC voltaj ile bileşenlerin çalışması için gönderilen akımdır, A (amper) cinsinden ölçülür.
Voltaj:
Gerilimin, akımın SI birimidir, V harfi ile gösterilir. Güç kaynaklarının üstünde bulunan güç tablosu içerisinde görebildiğimiz 5 farklı voltaj kanalı vardır, bunları +12V, -12V, +5V, +3.3V ve +5VSB olarak sıralayabiliriz.
- +12V Kanalı: Sistem üzerinde bulunan CPU, GPU, Fan, HDD(enerjinin bir kısmını kullanıyorlar) gibi bileşenlerin beslendiği kanaldır. Ayrıca, 4 pin RGB bağlantısı kullanan LED’ler de buradan güç alır. Günümüz PSU modellerinde +12V kanalının akımı ve gücü, diğer kanallardan net bir şekilde daha fazladır. Özellikle ekran kartı ve işlemcinin tükettiği güç göz önünde bulundurularak alınan PSU’da, üzerinde yazan kombine gücün yanında özellikle +12V kanalının gücüne odaklanmak önemlidir.
- -12V Kanalı: Güç kaynaklarında önemli bir işlevi olmayan bu kanal genellikle 0.3A’dan 3.6W’a kadar güç sağlar. Geriye dönük uyumluluk amacıyla hala kullanılmaktadır.
- +5V Kanalı: Bilgisayarımızda 3 pin ARGB bağlantısı, USB portları ve mekanik disk formatındaki depolama aygıtlarının güç ihtiyacını karşılayan kanaldır. Özellikle çok sayıda depolama aygıtı kullanan kullanıcılar, +5V kanalının akım ve gücüne dikkat etmelidir. +12V kanalı kadar güçlü olmayan bu kanal genellikle 20A gücüne sahiptir. 5V kanalının gücü, OCP’nin izin verdiği eşiğe göre ayarlanan üzerine çıkabilir veya altına inebilir, mesela 550W kombine güce sahip bir güç kaynağı ile 750W’lık bir PSU’nun 5v kanallarının amperleri aynı olmayabilir.
- +3.3V Kanalı: Bilgisayarda genellikle devre elemanların ve M.2 SSD’leri beslemek için kullanılan kanaldır. +3.3V kanalı PSU’larda en az özen gösterilen kanaldır, özellikle geçici yanıt grafiklerine baktığımızda sapma oranları diğer tüm kanalların sapma oranlarının üzerindedir. Genelde 20A gücündedir, güç kaynağının gücüne göre üstüne de çıkabilir; altına da inebilir. OCP ile ayarlananın üstüne çıkabilir.
- +5VSB Kanalı: “SB” ibaresi, standby ifadesini temsil eder ve bu kanal, PC uyku modundayken PSU’nun aktif olan tek kanalıdır. Örneğin, +5VSB kanalına sahip bir güç kaynağı ile PC uyku modundayken telefonunuz, USB portuna takılı olduğunda şarj olmaya devam eder. +5VSB kanalı, açık şekilde +5V kanalından daha güçsüz olup genellikle 2.5-3A arasında bir akıma sahiptir. Bu değer, güç kaynağı modeline göre değişiklik gösterebilir ve OCP ile belirlenen sınıra kadar çıkabilir. Standart olarak 15W civarında güç sağlar.
Ripple:
DC çıkış kanallarında görülen periyodik AC dalgalanmalardır. Her çıkış kanalı için farklı ripple standartları belirlenir ve mV (milivolt) cinsinden ölçülür. Özellikle +12V kanalının ripple değeri diğer kanalları aşsa da bazen tam tersi de mümkündür. Ripple değeri ne kadar düşük olursa, sistemde daha temiz bir overclock imkanı ve iyi bir sistem sağlığı elde edilir. Standartları saymak gerekirse şu şekilde gösterebiliriz:
- +12V kanalı: En fazla 120mV
- +5V kanalı: En fazla 50mV
- +3.3V kanalı: En fazla 50mV
- +5VSB kanalı: En fazla 50mV
Örnek olarak şu şekilde bir Ripple grafiği verebiliriz(+12V, Tam Yük):
Vampire Power:
“Standby power” olarak da bilinen, Türkçesi “uyku gücü” olan bir terimdir. Güç kaynağı uyku modunda iken harcadığı gücü ifade eder. Hem 230VAC hem de 115VAC gerilim seviyelerinde testleri yapılır ve iki giriş geriliminde de 0.1W’ı aşmaması beklenir.
Voltaj Regülasyonu:
Kanallarda yük arttıkça voltajlarda düşüş yaşanabilir ve kanallardaki voltaj sapmalarının mümkün olduğunca düşük olması, sistem kararlılığı açısından önemlidir. Regülasyon, voltajın sapma olmadan olabildiğince sabit ve dengeli bir şekilde düzenlenmesini ifade eder. Regülasyon grafiği için şu örneği verebiliriz:
Geçici Yanıtlar:
Güç kaynakları, değişken yükler altında çalışırken, çıkış voltajlarını ATX standartlarına uygun olarak minimum düzeyde sapma ile tutmaları gerekmektedir. Bu, bileşenlerin daha kararlı bir şekilde çalışabilmesi için önemlidir. Geçici voltajlar, düzgün regüle çıkış voltajlarından daha azdır ve yalnızca kısa bir süre için parçalara iletilir. Bu konuda en fazla sapma gösteren kanal genellikle +3.3V kanalıdır. ATX3.0 ile birlikte yeni bir geçici yanıt testi de kendisini göstermiştir.
Watt:
Gücün SI birimidir, W harfi ile gösterilir. (DC için) W = V x A formülü ile bir güç kaynağı kanalının gücü hesaplanabilir veya bu denklem farklı birimlerde sonuçlar elde etmek için uyarlanabilir. PSU’larda kombine güç ile kanal gücü arasındaki farkı anlamak önemlidir. Kanalların düzenli olarak sağlayabildiği gücü görmek için PSU’nun üstündeki etiketteki bilgilere bakabilirsiniz. Eğer doğrudan watt cinsinden yazılmamışsa, verilen formülü kullanarak (çıkış kanalının gerilimi x aynı kanaldan sağlanan akım) ile güç değerini bulabilirsiniz. Güç, PSU’nun kalitesini gösteren bir faktör değildir.
Çalışma Sıcaklığı:
Güç kaynağının tam yük altında sürekli olarak çalışabileceği sıcaklığı ifade eder. Bu sıcaklık hem giriş (In) hem de çıkış (Out) olarak iki farklı şekilde ölçülür. Genellikle 0-55°C arası standart kabul edilir ve bu sıcaklığın üzerine çıkılmaması tavsiye edilir.
Giriş/Çıkış Terimleri
AC Input/Girişi:
Güç kaynağının voltaj ve akımını AC (alternating current, alternatif akım) cinsinden aldığı giriş bağlantısıdır. VAC ile ifade edilir. V voltajı, AC ise alternating current(alternatif akım)’ı temsil eder. Ülkeden ülkeye, şebeke gerilimi farklılık gösterir ve Türkiye’de şebeke gerilimi 230V’dir.
DC Output/Çıkışı:
Güç kaynağının aldığı AC akım ve voltajının DC’ye dönüştürüldükten sonra bileşenlere sağladığı çıkıştır. Çıkışlar VDC ile ifade edilir ve V voltajı, DC ise direct current(direkt akım)’ı temsil eder.
Frekans:
AC elektriğin saniyede tamamladığı döngü sayısını ifade eder ve Hz ile ifade edilir. Ülkeden ülkeye, şebeke frekansı değişiklik gösterir ve Türkiye ile diğer Avrupa ülkelerinde şebeke frekansı 50Hz’tir. A.B.D’de ise bu frekans 60Hz’tir.
Verimlilik Sertifikaları:
Bir PSU’da, 115V ve 230V giriş gerilimlerinde farklı yüklerde yapılan testler sonucunda elde edilen verimlilik sertifikalarıdır. Bu sertifikalar, bağımsız laboratuvarlar tarafından verilir ve verimlilik seviyeleri, 80+ White, Bronze, Silver, Gold, Platinium, ve Titanium olarak sınıflandırılır; en düşük verimlilik White, en yüksek verimlilik Titanium’dadır. Sertifikalar farklı gerilimlerde farklı yüzdeliklerde verimlilik gösterir. Yüksek verimlilik, daha az güç tüketimi ve daha düşük fatura maliyeti anlamına gelir. Sertifika, PSU’nun kalitesini yansıtan bir faktör olup, tek başına bir gösterge değildir. Şebekeden çekilen elektriği şöyle hesaplayabiliriz: Sistem 300W güç talep ediyorsa ve güç kaynağının verimliliği %60 ise, hesaplama şu şekilde yapılır: 300 + (300 x 40/100).
APFC (Active Power Factor Correction):
Türkçesi “aktif güç faktörü düzeltmesi”dir ve şebekeyi korumak için kullanılır. Power factor okuma performansı iyi olan PSU’lar, Türkiye’de stabil 50Hz frekansına uygun olarak çalışır. Ancak power factor okuma performansı kötü olan veya APFC’si olmayan PSU’lar, şebekeye zarar verebilir. APFC, standart PFC’nin kontrolcü/denetleyici aracılığıyla aktif olarak izlendiği bir yöntemdir.
Intel C6/C7 Güç Durumu:
İşlemcinizin boşta iken daha az güç tüketmesini sağlayan uyku modudur ve güç tasarrufuna yöneliktir.
ASM/ALPM (Alternative Sleep Mode/Alternative Low Power Mode):
Türkçesi “alternatif uyku modu”dur. güç kaynakları tarafından üretilen bazı sinyaller vardır ve bu sinyaller ATX standartlarına uygun olmalıdır ki diğer sistem bileşenleri ile uyumsuzluk sorunları ortaya çıkmasın. ASM/ALPM’nin desteklenmesi için iki adet zamanlama standartdı içinde kalınmalıdır, o standartlar ise şunlardır:
- T1 (Açılış süresi): 150ms’ten az olmalı.
- T3 (PWR_OK gecikmesi): 100-150ms arasında olmalı.
Fiziksel Terimler
Form Faktörü:
Güç kaynağının boyutları ve özellikleriyle ilgili faktörlerdir.
- Boyut olarak iki çeşit PSU vardır: ATX ile SFX. SFX PSU’lar 125mm genişlik ve 65mm yükseklik standartına sahiptır (uzunluk değişebilir) ve PCB ile kasa boyutu olarak ATX’lerden daha küçüktür. Genellikle mini ITX destekli kasalar için tasarlanmışlardır. ATX PSU’lar ise 150mm genişlik ve 85mm yükseklik standartlarına sahip olup, uzunlukları güç kaynağı modeline göre değişebilmektedir.
- Özellik olarak ise EPS versiyonları bulunur ve en yeni EPS versiyonu EPS 2.92’dir. Yeni EPS sürümleri, major ve minor kanallarda güç, yük gibi değişikliklere ek olarak yeni bir +12V kanalına da izin verebilir.
Modülerlik:
Güç kaynağının kablolarının tümleşik mi, yarı modülermi yoksa tamamen modülermi olduğunu belirten fiziksel özelliktir. Kablo karmaşasını önlemek için kullanılır. Tam modüler PSU’larda kablolar güç kaynağındantamamen ayrıdır ve kullanıcı tarafından ilgili kablonun ilgili yuvaya takılması gerekir. Yarı modüler PSU’larda sadece sistem için gerekli olan 24/20+4 pin anakart ve 8/4+4 pin işlemci kabloları güç kaynağı ile birleşiktir, diğer kablolar (8/6+2 pin ekran kartı kabloları, SATA güç kabloları, Molex bağlantı kabloları) güç kaynağından ayrıdır ve kullanıcı tarafından takılması gerekir. Modüler olmayan PSU’larda ise bütün kablolar güç kaynağı ile birleşiktir ve bu durumda kablo karmaşası ortaya çıkabilir.
Gauge:
PSU kablolarının kalınlığını ifade eden bir terimdir ve AWG (American Wire Gauge) cinsinden ölçülür. Standart genellikle 14-18 AWG arasıdır. AWG değeri azaldıkça kablonun kalınlığı artar.
Kablo İçi Kapasitörler:
Kablonun içinde ripple değerlerini düşürmeye yardımcı kapasitörlerdir. Bazı güç kaynağı modellerinde, örneğin Corsair’ın RM-X ve NZXT’nin C serisi PSU’larında, bu kapasitörlere rastlanır.
Kablolar ve Bağlantılar:
PSU’larda belirli donanımların desteklediği çeşitli bağlantılar olur ve bu bağlantıların çeşit ve sayısı PSU modeline bağlı olarak değişebilir. Bazı yaygın bağlantı türleri şunlardır:
- ATX (MB) 24-Pin (20+4): Anakartın güç girişi için kullanılır ve bazı eski anakartlar (20 pin güç girişli) ile uyum sağlamak için 20+4 şeklinde ayrı pinler olarak üretilir.
- EPS (CPU) 8-Pin (4+4): Anakarttaki işlemci güç girişi bağlantısıdır ve PSU seçerken dikkat edilmesi gereken önemli bağlantılardan biridir, eksik işlemci güç pinleri yük altında stabilite sorunlarına yol açabilir.
- PCI-e (GPU) 8-Pin (6+2): Ekran kartının güç bağlantısıdır ve yine PSU seçerken dikkat edilmesi gereken önemli bağlantılardan biridir. Eksik pinler de stabilite sorunlarına yol açabilir.
- SATA Güç Bağlantısı: HDD’ler, fan/LED kontrolcüler, SATA SSD’lerin güç aldığı bağlantıdır. Tek bir kabloda birden fazla bağlantı bulunabilir.
- Molex: Eski bir bağlantı tipidir ve genellikle fan bağlantıları için kullanılır, montajı SATA’dan daha zordur. Bazı giriş seviye fan kontrolcülerde bu güç girişi bulunabilir.
- Floppy: Disket sürücüsü güç bağlantısıdır ve artık kullanımı
Fan ve Ses Terimleri
Ses Sertifikaları:
Cybenetics gibi bağımsız laboratuvarlar tarafından verilen sertifikalardır. Bu sertifikalar, PSU’ların ses çıkışı üzerinden yapılan testlere göre verilir. Hem 115VAC hem de 230VAC voltajlarında ses çıkışı testleri yapılır ve sonuca göre PSU’ya uygun bir ses sertifikası verilir. Cybenetics tarafından 7 adet sertifika verilmektedir:
- Standard+: Bu sertifikayı alan üniteler ortalama 35-40dB(A) ses seviyesinde çalışırlar.
- Standard+: Bu sertifikayı alan üniteler ortalama 35-40dB(A) ses seviyesinde çalışırlar.
- A-: Bu sertifikayı alan üniteler ortalama 25-30dB(A) ses seviyesinde çalışırlar.
- A-: Bu sertifikayı alan üniteler ortalama 25-30dB(A) ses seviyesinde çalışırlar.
- A-: Bu sertifikayı alan üniteler ortalama 25-30dB(A) ses seviyesinde çalışırlar.
- A++: Bu sertifikayı alan üniteler ise ortalama 15dB(A)’dan daha az bir ses seviyesinde çalışırlar ve Cybenetics’in en yüksek seviye sertifikasıdır.
Zero RPM/0dB(A):
Güç kaynağının fanının belirli bir yüke kadar dönmeme teknolojisidir ve tamamen sessiz çalışmayı sağlar. Bu özelliğin bulunduğu güç kaynaklarında genellikle iç yapıda kalın pasif soğutucular bulunur. Sharkoon SilentStorm Cool Zero gibi güç kaynaklarında, bu özelliği etkinleştirmek veya devre dışı bırakmak için bir tuş bulunabilir.
Fan Delay Mode:
Güç kaynağı kapatıldıktan sonra bile fanın bir süre daha açık kalmasını sağlayan moddur. Bu özellik, güç kaynağının daha hızlı soğumasına yardımcı olur. Bazı güç kaynaklarında bu özelliği kapatmak için bir tuş bulunabilir, ancak genellikle bu mod pek yaygın değildir.
Fan Bearing (Rulman) Yapıları:
Güç kaynağı fanının ömrünü ve yüke göre ses seviyesini etkileyen önemli bir unsurdur. Güç kaynaklarının segmentine bağlı olarak, genellikle aynı rulman yapıları kullanılır. Ancak, bazı modellerde segmentine göre daha gelişmiş veya daha düşük seviye rulman yapıları tercih edilebilir. Bearing yapıları şunlardır:
- Sleeve Bearing: Ekonomik bir rulman türüdür, diğer rulmanlara kıyasla daha kısa bir ömre sahiptir. Bu rulmanın temel hedefi, düşük devirlerde sessiz çalışma sağlamaktır, ancak yüksek devirlerde ses seviyesi artabilir. İçindeki yağlayıcı, mil ile yatak arasındaki sürtünmeyi azaltmaya yardımcı olur. Ancak, yağlayıcıda bulunan yağ zamanla buharlaşabilir, bu da fanın ömrünün sona erdiğini gösterir. Buharlaşma ile birlikte sürtünme artar ve çeşitli fan problemleri ile karşılaşabilir, örneğin ses ve titreme sorunları oluşabilir. MTBF ömürleri genellikle 30.000 saat olarak belirlenir.
- (Double) Ball Bearing: Mil ile yatak arasındaki sürtünmenin azaltılması için iki adet bilyalı rulman kullanılır. Sleeve Bearing’in aksine, yatay montaj için de uygundur ve stabilitesini koruyarak düşük devirlerde sessiz çalışma olanağı sağlar. Fan ömrü sona erdiğinde kullanıcıyı rahatsız edebilecek sesler çıkarabilir, ancak ömrü devam eden ball bearing kullanan bir fan düşük devirlerde sessizdir. MTBF ömürleri genellikle 50.000 saat olarak belirlenir.
- Fluid Dynamic ve Hydro Dynamic Bearing: Sleeve bearing yapısının modifiye edilmiş hali olan bu rulmanlarda, yağlayıcı ile mil arasında yağı sağlam uzun süreli tutmak ve yatay montaja uygun hale getirmek için contalar kullanılır. Yağlayıcıdaki yağ, spiral bir oluk yardımıyla bütün milin yüzeyine yayılarak sürtünmeyi en aza indirir ve sessiz çalışmayı sağlar. Bu rulman yapısının maliyeti daha yüksektir ve fazla başlatma ve durdurma faaliyetlerine “gelemeyebilir.” Yani, başlangıçta spiral oluk, yağlayıcıdaki yağı tüm milin yüzeyine yayana kadar yağın ulaşamadığı bölümlerde artan sürtünme oluşabilir. Bu yüzden bu bearing yapısına sahip fanların bulunduğu bir PSU veya soğutucunun sık sık “restart” yapılmaması daha uygundur. İki tür rulmanda birbirlerine çok benzerler. MTBF ömürleri genellikle 50.000-100.000 saat olarak bilinir.
- Self-Stabilizing Oil-Pressure Bearing: Noctua’nın yüksek seviye fanlarında kullanılan özel bir rulman yapısıdır. Yatak dışında tepeye kadar ulaşmayan bir oluk bulunur ve rotor eksende ekstradan bir mıknatıs kullanılır. Bu mıknatısın varlığı, fanın başlangıç aşamasında yataktaki yağın stabilizasyonunu sağlamak için yeterli basınç olmadığında sürtünmeyi azaltmada önemli bir rol oynar. Noctua’nın verdiği bilgilere göre MTBF ömrü 150.000 saattir.
- Rifle Bearing: Bu rulman tipi, Sleeve bearing’in daha geliştirilmiş bir versiyonudur. Sleeve bearing’ten daha uzun bir ömür sunar ve yağ spiral oluklar yardımıyla yatak yüzeyine düzenli bir şekilde yayılır. Bu sayede sleeve bearing’ten daha sessiz ve sürtünmesiz bir ortam sağlar. Yatay montaj için uygundur.
- Hysint Bearing: Rifle bearing ile benzerliklere sahip olan bu rulman tipi, rifle bearing yapısını içeren fanlardan daha kısa bir ömre sahiptir. Fluid Dynamic Bearing (FDB) ve Hydro Dynamic Bearing (HDB)’den ise daha uzun ömürlüdür.
- Magnetic Levitation Bearing: Bu rulman yapısına sahip fanlar, manyetik alan ile fan hareketini sağlayarak herhangi bir fiziksel temas olmadan çalışırlar. Uzun ömürlü, maliyetli, düşük sürtünmeli, sessiz ve daha verimli bir rulman türüdür.
Güvenlik Terimleri
Korumalar:
Güç kaynaklarında, kanallar ve bileşenlerle ilgili olağanüstü durumlarda sistemi korumak amacıyla devreye giren korumalar bulunmaktadır. Bu korumalar şunlardır:
- OTP (Over Temperature Protection): Türkçesi “aşırı sıcaklık koruması”dır. PSU içindeki bileşenleri soğutan pasif soğutucuların sıcaklık değerlerini sisteme bildirir ve PSU’nun belirlenmiş sıcaklık limitini aştığında devreye girer. Bu koruma, fan arızası gibi durumlarda bileşenlerin aşırı ısınmasını önleyerek hasar görmesini engeller. OTP korumasına sahip PSU’ların çoğunda, ikincil bir pasif soğutucuya bağlı bir termistör bulunur ve sistemdeki sıcaklık bilgilerini sağlar.
- OCP (Over Current Protection): Türkçesi “aşırı akım koruması”dır. Kanallarda belirlenen sınırın üzerinde akım tespit edildiğinde devreye girer. OCP korumasının çalışabilmesi için devrede şönt dirençleri ve desteklemesi için süpervizor IC’si bulunmalıdır. Şönt dirençler düşük direnç değerlerine sahip, ancak yüksek hassasiyete sahiptir. Çıkış kanallarındaki akımı ölçmek için kullanılırlar ve bu ölçümü yaparken akımın dirençler arasında oluşturduğu voltaj düşüşlerinden yararlanırlar.
- OLP/OPP (Over Load/Power Protection): Türkçesi “aşırı yük/güç koruması”dır. PSU’da ayarlanmış olan maksimum güç sınırı aşıldığında devreye girer. Tek +12V kanalına sahip PSU’larda, OPP, OCP’nin rolünü +12V kanalında üstlenebilir.
- SCP (Short Circuit Protection): Türkçesi “kısa devre koruması”dır. Çıkış kanallarını sürekli olarak izler ve 0.1Ω değerinden daha düşük bir empedans değeri tespit ederse (bir kısa devre durumu oluşursa), devreye girer.
- OVP (Over Voltage Protection): Türkçesi “aşırı voltaj koruması”dır. Çıkış kanallarında belirlenen voltajın üzerine çıkıldığında devreye girer. ATX standartlarına göre tetik noktaları genellikle yüksek ayarlanır. Örneğin, +12V kanalının maksimumu 15.6V’tur. Bir üretici, güç kaynağında +12VDC OVP limitini 15V olarak ayarlayabilir ve bu, ATX standartlarına uygun olabilir. Bu yüksek ayarlamalar diğer çıkış kanalları için de geçerlidir. OVP DC limitleri:
- UVP (Under Voltage Protection): Türkçesi “düşük voltaj koruması”dır; çıkış kanallarındaki voltaj, belirlenen değerin altına düştüğünde devreye girer. ATX standartlarına göre daha “opsiyonel” bir korumadır ve her PSU’da bulunmayabilir. Genellikle düşük seviyeli PSU’lar bu korumayı içermeyebilirken, üst seviye ünitelerde bu koruma daha sık görülmektedir.
- FFP (Fan Failure Protection): Türkçesi “fan arıza koruması”dır; PSU fanında meydana gelen bir arıza durumunda bu koruma devreye girer. Oldukça nadir bir korumadır ve piyasadaki çoğu üst seviye PSU’larda bile bulunmayabilir. Örneğin, BitFenix Formula Gold PSU modeli bu korumayı içermektedir.
- SIP (Surge and Inrush Protection): Türkçesi “dalgalanma ve ani akım koruması”dır; iki farklı devre elemanı ile sağlandığından, aslında iki ayrı korumayı ifade eder, bu korumalar SP (Surge Protection) ve ICP (Inrush Current Protection)’dir.
- SP (Surge Protection): Türkçesi “dalgalanma koruması”dır ve parçaları akım ile güç dalgalanmalarından korur. Bunu bir MOV (Metal Oxide Varistor, Metal Oksit Varistör) yardımı ile yapar. MOV, yüksek voltaj ile karşılaştığında direncini hızla düşürür ve voltaj düştüğünde ise direncini arttırır.
- ICP (Inrush Current Protection): Türkçesi “ani akım koruması”dır ve devrenin ani bir akım ile zarar görmesini, sigortanın atmasını önlemek amacıyla tasarlanmıştır. Bu koruma, bir NTC termistörü ve bypass rölesi (üniteden üniteye koyulmama durumu olabilir) ile sağlanır. NTC’nin açılımı “Negative Temperature Coefficient”tır ve Türkçesi “negatif sıcaklık katsayısı”dır; yüksek sıcaklıklarda düşük direnç değerine sahiptir.
- NLO (No Load Operation): Türkçesi “yüksüz çalışma/operasyon”dur; PSU AC girişi üzerinden güç almaya devam etse bile çıkış kanallarında yük yoktur ve PSU bu şekilde çalışmaya devam eder.
- RoHS (Restriction of Hazardous Substances): Türkçesi “tehlikeli madde kısıtlaması”dır. Bu, aslında tam olarak bir PSU koruması değil, çevre korumasıdır. Avrupa Birliği tarafından 2003 yılında kabul edilen, elektronik ekipmanlarda belirli tehlikeli maddelerin kullanımını kısıtlayan bir çeşit projedir.
- PWR_OK (Power Good Signal): PWR_OK veya power good signal, tam anlamıyla bir koruma olmasa da sistemin güvenliği için önemlidir ve bütün korumalardan yoksun olmasının daha fazla sorun yaratabileceğini belirtmekte fayda var. PWR_OK, ünitenin çıkış kanallarındaki voltaj değerlerinin regülasyon eşikleri dahilinde olduğunu ve ani bir güç kesintisi durumunda hold-up kapasitörünün, ATX standartlarına göre en az 17ms (milisaniye) boyunca daha operasyona devam edebilecek enerjiyi depoladığını PSU’ya bildiren bir sinyaldir. PWR_OK’un AC kaybı için olan gecikme süresi, dönüştürücünün bekleme süresinden daha kısa olmalıdır. Daha kısa olmazsa aradaki süre farkı kadar çıkış kanallarından sistem bileşenlerine yanlış voltajlar gönderilebilir. Ve elektrik kesintisi durumunda sisteminizi açık tutabilecek bir UPS’iniz yoksa, sistem bileşenlerinden bazılarına zarar gelebilir.
Bu makalemizde PSU için kullanılan terimleri 6 başlık altında ele alıp sırayla inceledik. Eğer başka sorularınız varsa yorumlar kısmında belirtebilirsiniz.